Mali piyasalar, yılın son günlerini özellikle Türkiye’de çok hareketli geçiriyor. İktidar ekonomik açıdan hem iç hem dış piyasalara güven vermeye çalışırken atılan adımlarla ilgili artan tartışmalar, yargıya güvendeki sorunlar ve politik gerilimler süreci etkiliyor. Böylesi bir ortamda TL’deki erime son günlerde daha da arttı. Yılsonu nedeniyle döviz ihtiyacı da piyasaları etkilerken dolar/TL dün anlık işlemlerde 29.5150’ye kadar çıktı. Böylece dolar/TL genel seçimlerden bu yana yüzde 47.76 değer kaybetmiş oldu. Son bir aylık kayıp ise yüzde 2’yi aştı. Merkez Bankası ise KKM hesaplarına esas dolar kurunu dün en yüksek 29.4043 lira olarak ilan etti.
‘YATIRIMCI AZALIYOR’
Borsa İstanbul’da, BİST100 endeksinde düşüş serisi de sürdü. Endeks son bir ayda yüzde 10’dan fazla değer kaybetti. Dün gün içinde 7 bin 215 puana kadar gerileyen BİST100, günü ise yüzde 0.53 düşüşle tamamladı. Öte yandan Merkezi Kayıt Kuruluşu’na göre 22 Aralık’ta 8 milyon 486 bin olan yatırımcı sayısı 25 Aralık’ta 8 milyon 50 bine geriledi. Pay senedi piyasa değeri ise 10.1 trilyon liradan 9.6 trilyon liraya inerek 520 milyar lira azaldı.
Piyasalardaki hareketliliği değerlendiren uzmanlardan Prof. Dr. Şenol Babuşcu, doların yeni yıla 30 liraya yakın başlayacağını belirterek şuna dikkat çekti:
“Bu durum tabii ki yeni yılda bizi yeni zamlarla karşı karşıya bırakacak. Türkiye’nin ithalata bağımlılığı ortadayken kurdaki bu artış, 2024 enflasyonunu şimdiden biriktiriyor. Yeni yıl sabahına akaryakıtta zamlarla uyanmamız çok olası. Zaten 2024 enflasyonunu ocak ve nisan aylarının enflasyon oranı belirleyecek diyebiliriz. İktidar seçim sebebiyle ancak bu aylarda vergi zamları yapabilecektir. Bunlara bir de TL’deki değer kaybıyla yaşanacak enflasyon eklendikçe bizi zor bir yıl bekliyor.”
‘6800-7200 ÖNEMLİ’
Borsadaki yerli yatırımcıların faize geçtiğini, yabancıların ise güven eksikliği sebebiyle gelmediğini aktaran İris Cibre sözlerini şöyle sürdürdü:
“Ekimde borsadan 370 milyar lira para çıkmıştı. Kasımda da gire gire 50 milyar lira girdi. Bu 370 milyar liranın büyük kısmı ekonomik yavaşlama beklentisi ile faize gitti. Geldiğimiz bu noktada, BİST’e can suyu yabancının güven artışı ile olabilir. Burada Moody’s’in uyarısı önemliydi, ‘Yönetişim bozukluğu, olumlu para politikaları düzenlemelerine gölge düşürüyor’ demişlerdi. Hükümet hâlâ para politikasına karışmayacağına dair güvence hissini uyandıramıyor. Merkez Bankası başkanının politika merakı da cabası. Merkez ve bakanlık arasındaki kavga su yüzünde. Bir de yabancının endeksin yeterince düştüğüne inanması lazım. Bu 7 bin 200 de olabilir 6 bin 800 de.”
